Kışın Mutlaka Ziyaret Etmeniz Gereken 10 Yer

Kışın seyahat etmek herkes tarafından tercih edilmesede ülkemizde kışın gezilecek, görülecek ve beyazın o kadar çok yakıştığı yerler var ki, anlatılmaz yaşanır. Bizde sizler için kışın mutlaka ziyaret etmeniz gereken 10 yeri listeledik. (Sıcak yataklarımızdan çıkıyoruz, 2. bir şansımız olmayacak.) 🙂

Tavsiyeler

Kışın hava koşullarından dolayı yaptığınız planlar her zaman gerçekleşmeyebilir. Mutlaka alternatif planlarınız olmalı. Çünkü kış ayı süprizlerle doludur.

Kışın doğa yürüyüşleriniz sırasında arkadaşlarınızdan ayrılmayın. Yorulduğunuzda dinlenmek için mola vermek bile (-hava şartlarında) donma riski içerir.

Kış seyahatlerinizde kullanışlı, çok bölmeli ve sağlık açısından iyi bir sırt çantası tercih etmelisiniz. Standart poşetler ile seyahat etmeyin. Zorlu kış şartlarında bir süre sonra siz başka yönde eşyalarınız başka yönde yollarına devam edebilirler. 🙂

Doğa yürüyüşlerinizde birçok destinasyon keşfetme fırsatınız olacak. Olur da bu yerlerde çadır kurmak isterseniz kampınızı güvenli bir alana kurmalısınız.

İlginizi çekebilir: Kışın Kamp Yapmadan Önce Nelere Dikkat Etmeliyiz?

Eğer ki yolculuğunuzu aracınız ile planlıyorsanız aracınızın kış bakımını yaptırmayı ve kış lastiklerinizi taktırmayı unutmayın.

Kışın Mutlaka Ziyaret Etmeniz Gereken 10 Yer

1 – Kaz Dağları
Kaz Dağları

Kaz Dağları

Kaz Dağları Ege’nin bunaltıcı sıcaklarından sıkılıp serin bir kaçış noktası arayanlar için kaçırılmayacak bir destinasyon. Hem deniz hem dağ serinliğini bir arada sunan coğrafyasıyla Kaz Dağlarında ilkbahar sonuna kadar da kar bulmak mümkün. Deniz kıyısından itibaren aniden yükselen bir konuma sahip olan Kaz Dağları etrafında bir sürü kanyonun oluşmasına yol açmış. Bunlardan en önemlisi Şahin Deresi Kanyonu. Kanyona rehbersiz girilmesine izin verilmiyor. Kış aylarında kanyonda kar olmuyor fakat karı aratacak derecede soğuk bir rüzgar ile karşılaşmak da olası..

Kaz Dağlarına ziyarete gelen insanlar genellikle kış aktivitelerini her yeri kar ile kaplı olan Kaz Dağlarının yüksek kesimlerinde yapmayı tercih ediyor. Kaz Dağlarının kendine özgü mikroklimatik özelliği bu bölgeye özgü birçok bitki türünün yetişmesine sebep oluyor.

Kaz Dağları, Alp’lerden sonra bilinen dünyanın en yüksek oksijen oranına sahip yerdir. “Eee, Kaz Dağlarına kadar geldik eteklerinde oturup şöyle bir dağ havasını içimize çekmeyelim mi?” diyenlerinizi duyar gibiyiz. Tabiki bunun için Kaz Dağlarının Yeşilyurt köyü en ideal yerlerden biri. Köyün diğer köylere kıyasla birden fazla avantajı var, hem dağ tarafında bulunması hem de sahile çok yakın olması. Bir diğer avantaj da otel ve konaklama tesislerinin çeşitliliği..
Kışın Kaz Dağlarında vakit çok kıymetli geçiyor. 🙂

2 – Erikli Yaylası, Yalova, Çınarcık
Erikli Yaylası, Yalova, Çınarcık

Erikli Yaylası, Yalova, Çınarcık

Erikli şelalesi kış aylarında yaz aylarına kıyasla efsane doruklara ulaşıyor. Özellikle kar yağdığı zamanlarda Erikli’de ormanının içerisinde adım atmak bile güçleşiyor. Ama tabiki bu güçlükler sizi yolunuzdan ve gitmek istediğiniz rotadan saptırmasın. Erikli Yaylası’na gitmek için yapmanız gereken şey çok basit. Hemen arabanıza atlayıp Yenikapı – Yalova feribotuna binmek. Erikli yaylasında dolaşırken birkaç büyük şelale görmeniz mümkün fakat bizden bir tavsiye bu bölgeyi bilen bir kişi size rehberlik ederse Erikli Yaylası’nda ki diğer saklı güzellikleri görme fırsatı da yakalarsınız. Kış koşullarında bu yürüyüş biraz ağır ilerleyebilir bunu da unutmamak lazım. “Günü birlik yürüyüş beni yorabilir.” ya da “Ağır ilerleyen bir doğa yürüyüşünde yorulup birkaç saat uyku ihtiyacı duyabilirim.” derseniz Çınarcık’taki otel ve pansiyonlar sizler için hizmet vermeye hazırlar. Dinlenerek bu bölgede çok daha keyifli vakit geçirebilir, biraz olsun yoğun kış temposundan arınmış olursunuz.

3- Kartepe, Kocaeli
Kartepe, Kocaeli

Kartepe, Kocaeli

Marmara Bölgesi’nin 3. yüksek noktası olan Kartepe, kışın kara doymak isteyenler için ideal bir adres. Samanlı Dağları’nın en yüksek noktası olan Kartepe, 1606 metrelik rakıma sahip. Kar yağmaya başladıktan kısa bir süre sonra kalınlığı yaklaşık 2 metreyi buluyor.

“Günübirlik kayak” kavramıyla insanlar Kartepe’de tanıştı. Kartepe çevresinde yer alan illerdeki insanlar sabah erken saatlerde Kartepe için yola çıkıp, akşam saatlerinde de evlerine geri dönüyorlar. Kayak merkezindeki alanda 12 pist, 4 lift var. Kayak yapmasını bilmiyorsanız endişelenmeyin çünkü Kartepe’de en kolaydan en zora doğru derecelendirilmiş pistler bulunuyor. Ayrıca karla kaplı ormanlarda yürüyüş yapmak ve kartopu oynamak için de Kartepe ideal bir seçenek.

Tavsiye: Dönüş yolunda Maşukiye’de kiremitte alabalık yemeği unutmayın.

4- Abant Gölü, Bolu
Abant Gölü, Bolu

Abant Gölü, Bolu

Bolu’ya 34 kilometre uzaklıkta olan Abant Gölü 1350 metre yükseklikte, yaklaşık 18 metre derinlikte ve çevresi 7 kilometredir. Dört tarafı çam ve köknar ağaçları ile çevrili olan göl aynı zamanda bir tabiat parkıdır. Bölgedeki diğer göller gibi Abant Gölü’de bir heyelan set gölüdür.

Kar taneleri düşmeye başladığında doğa yürüyüşü için doğa severlerin ilk alına gelen yerlerden birisidir Abant Gölü. Abant Gölü’nden başlayan yürüyüşlerin süresi genel olarak yürüyüş yapan ekibin durumuna göre dört – altı saat arasında değişebiliyor. Doğa yürüyüşleri daha çok Abant Gölü’nün çevresinde yapılsada yüksek tepelerdeki yaylalara da yürüyebilirsiniz. Bedeninize temiz hava depolayıp aynı zamanda da keyifli bir doğa yürüyüşü yapmak isterseniz Abant Gölü’nü rotanıza mutlaka eklemelisiniz.

Benzer bir Karadeniz yaylası görünümünde olan Sinekli Yaylası’da Abant Gölü çevresinde en çok tercih edilen yaylalardan bir tanesidir. Sinekli Yaylası’ndaki karla kaplı Batı Karadeniz ormanları görülmeye mutlaka değer. Ayrıca Abant’ta birkaç günlüğüne kış kampları yapmanız da mümkün. (Şiddetle tavsiye edilir.)

5- Yedigöller Milli Parkı, Bolu
Yedigöller Milli Parkı, Bolu

Yedigöller Milli Parkı, Bolu

Bolu il sınırında olan Yedigöller Milli Parkı, milli parkın içindeki yedi adet gölün deprem sonrasında meydana gelen heyelan sonu oluşmuştur. Kış koşullarından dolayı bölgeye ulaşım diğer mevsimlere göre daha zor olsa da sadece Mengen üzerinden ulaşım sağlanabiliyor. Kışın göl üzerinde görülen bembeyaz karla kaplı yansılamalar kendinizi büyüleyici bir ortam içinde hissetmenizi sağlıyor. Kış yürüyüşü yapmak isteyenler için en uygun rota, milli parkın Bolu girişinin bulunduğu alanla gözetme kulesi arasındaki 5 kilometrelik etap. Fakat zemin çok fazla kar ile kaplı olduğunda patika olan zemin belli olmayabiliyor. (Dikkatli olmanızda fayda var yoksa küçük süprizlerle karşılaşabilirsiniz.) Gidiş yolu sürekli yokuş olan bu yürüyüş yolu fazla gözünüzü korkutmasın, Yedigöller Milli Parkı’nı kuşbakışı izleyip o enfes görüntüye tanık olduğunuzda bunların hepsini unutacaksınız. Ve aynı zamanda dönüş yolunda da rahat edeceksiniz. 🙂

6 – Nallıhan, Ankara
Nallıhan, Ankara

Nallıhan, Ankara

“Kışın değişik bir rota çizmek istiyorum ve farklı bir yer keşfetmek istiyorum.” derseniz sizlere güzel bir tavsiyemiz olacak. Ankara’nın Nallıhan ilçesi sınırlarında, Sarıyar Barajı yakınında bulunan erozyon bölgesindeki Kıztepe ve etekleri kış aylarında olağanüstü bir görüntü sergiliyor. (Hiçbir bitkinin yetişmediği farklı bir coğrafyaya sahip.) Sabahın erken saatlerinde gidecekseniz eğer yollardaki buzlanmaya dikkat etmelisiniz. Ekipmanınızı iyi hazırlayın çünkü erozyon bölgesinin en güzel izlenebildiği yer olan Çayırhan – Nallıhan arasındaki Davutoğlan Köprüsü civarına ulaşmak için biraz yürüyeceksiniz. Su ve rüzgar etkisiyle ortaya çıkan yer şekilleri ve bunların büründüğü renkler dikkatinizi çekebilir çünkü dünya ölçeğinde böyle bir oluşuma çok ender rastlanıyor. Kıztepe yönünden manzarayı izlerken bir süre sonra yer şekillerinin hareket ettiğini sanabilirsiniz. Çizgilerin birbiri içerisindeki ahenkli uyumu size bir topografik haritayı anımsatabilir. Kıztepe’nin zirvesinden oluşumun eteklerine doğru baktığınızda her türlü rengi katman katman gözlemleyebilirsiniz. Erozyonun etkisi ile aşınma sonucu ortaya çıkan kayaların üzerinde biriken kar tanecikleri etkileyici bir görüntü oluşmasını sağlıyor. Bu güzel ve farklı yürüyüş size çok iyi anılar biriktirecek!

7 – Karapınar, Konya
Karapınar, Meke Gölü, Konya

Karapınar, Meke Gölü, Konya

Karapınar Konya il sınırları içerisinde yer alır. Meke Gölü, Acı Göl ve obruklar kış aylarında kar yağışının da etkisiyle olağanüstü manzaralar oluşmasına sebebiyet verirler. Sabah ve akşam farklı açılardan her daim derinliği müthiş harika fotoğraflar çekebilirsiniz.

Göl kenarında ve kriterlerin içinde ise kış yürüyüşlerinizi yapabilirsiniz.

Dikkat: Obruk Platosu karlar ile kaplandığı zaman ulaşım zorlaşabiliyor.

Karapınar köylerinde değişik ve ilginç koyun sağma görüntülerine tanık olabilirsiniz. Eğer arabanız ile çıkacaksanız bu yolculuğa Karapınar yakınlarındaki bir başka güzel kış rotası olan Karadağ Volkan’ına da çıkmalısınız. Volkanın eteklerinde Binbir Kilise’nin bulunduğu Madenşehri köyü yer alıyor. Bu köyde Roma döneminden kalma kalıntılar ile karşılaşabilir gezinize tarihi bir boyutta katabilirsiniz. Biraz yükseldikçe Konya Ovası’nı kuşbaşı görmeye başlayacaksınız. Dağın zirvesinden ovanın tümünü görmeniz mümkün. Eğer yollar kar veya başka koşullardan dolayı kapalı ise dağın eteklerinden zirveye gidiş-dönüş 4-5 saat süren bir yürüyüş yapabilirsiniz. Hem fotoğrafçılık ile ilgilenip hemde doğa yürüyüşlerine katılmaktan keyif alıyorsanız sizinde rotanızda olması gereken yerlerden bir tanesi Karapınar.

8 – Nemrut Dağı
Nemrut Dağı

Nemrut Dağı

UNESCO Dünya Kültür Mirası listesine giren, Türkiye’deki dokuz yerden biri olan ve 2 bin 100 metre rakıma sahip Nemrut Dağı Malatya – Adıyaman sınırları içerisinde yer alır. İÖ 162-75 yılları arasında bölgede Kommagene Krallığı hüküm sürüyordu. Krallıkta İÖ 69-36 yıllarında hüküm süren Kral Antiokhos Nemrut Dağı’nın zirvesine büyük bir tümülüs yaptırdı. Mezar odasının üstünü binlerce metreküplük mıcır ile doldurdu. Fakat hala mezar odasına ulaşılabilmiş değil. Tümülüs etrafında çeşitli Tanrı heykelleri mevcut. İki bin yıldan çok daha fazla bir süredir bu heykeller zamana direnmeye devam ediyor. Güneşin en güzel doğup battığı yer olarak bilinen Nemrut Dağı kış aylarında da başka bir görsel şölen ile bizleri bekliyor. Kışın ulaşım biraz zor, patikalar karlar ile kaplı ve yukarıdan esen soğuk rüzgarlar yürüyüşü ne kadar zorlaştırsa da tüm bu zor şartları göze alarak bu yolculuğa çıkanlar aldıkları bu karardan asla pişman olmayacaklar.

9 – Zigana, Gümüşhane
Zigana, Gümüşhane

Zigana, Gümüşhane

Gümüşhaneye 40, Trabzona 70 kilometre uzaklıkta olan Zigana, Gümüşhane il sınırı içerisindedir. Zigana Kayak Merkezi’ndeki pistler 1900 metre rakımdan başlayıp 2 bin 500 metreye kadar çıkıyor. Diğer kayak merkezleri ile kıyaslandığında çok büyük değil fakat bu yörede yaşayan ve kayak yapmak isteyen insanlar için büyük bir şans. Ortalama kar kalınlığı bir buçuk metreye kadar çıkabiliyor. Zigana, tıpkı diğer dağlar gibi çığ riski taşıyor, özellikle hava sıcaksa çok daha dikkatli olunmalıdır. Kayak yapmaktan sıkıldığınız zamanlarda da yöredeki yaylalarda yürüyüşler yapıp karlar altında kalmış yayla evlerinin güzel manzarasına şahit olabilirsiniz. Geriye dönüp baktığınızda oluşan ayak izlerinizi de fotoğraflayıp o anı ölümsüzleştirmeyi unutmayın.

10 – Bahçesaray, Van
Bahçesaray, Van

Bahçesaray, Van

Kış aylarında adeta kar tarafından kuşatılan bir yer daha Van’ın ilçesi olan Bahçesaray. Gevaş üzerinden Van’a bağlanan yol 2 bin 985 metre rakımlı Karabet Geçiti’nin kapanmasından dolayı Bahçesaray karlar ile kaplanıyor. Son yıllardaki yerinde müdahalelerle geçitteki karlar temizlenebiliyor. Kış sporları için de elverişli doğa şartlarına sahip olan Bahçesaray’da Karabet Geçidi (3000m.) yaylasında kayak da yapılabilir.

Tavsiye: Bölgenin en meşhur yiyecekleri ceviz ve baldır.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir